Metabolik cerrahi ile diyabet hastalığından kurtulan Fatma Demir hastalığı nasıl atlattığını anlatırken, Özel Denizli Tekden Hastanesi’nin başarılı Genel Cerrahi uzmanlarından Op. Dr. Aydın Keskin, bilgilendirmelerde bulundu.
Metabolik cerrahi ile diyabet hastalığından kurtulan Fatma Demir hastalığı nasıl atlattığını anlatırken, Özel Denizli Tekden Hastanesi’nin başarılı Genel Cerrahi uzmanlarından Op. Dr. Aydın Keskin, bilgilendirmelerde bulundu.
İnsülin ve ilaçlara bağlı kalmadan metabolik cerrahi ile diyabet hastalığından kurtulan Fatma Demir, yıllarca çektiği sıkıntılardan metabolik cerrahi sayesinde kurtulduğunu anlattı. Özel Denizli Tekden Hastanesi’nin başarılı Genel Cerrahi uzmanlarından Op. Dr. Aydın Keskin, tip 2 diyabet hastalığı ve metabolik cerrahi ile ilgili bilgilendirmelerde bulundu. Diyabet tip 2 hastası olan ve metabolik cerrahi sayesinde insülin haplarını kullanmayı bırakan 36 yaşındaki Fatma Demir, ”Diyabet tip 2 hastasıydım. Günde dört defa insülin kullanıyordum. Sabahları yataktan zor kalkıyordum. Titreme başlıyordu. Şekerim düştüğü için şeker almadan kalkamıyordum. Çok zorlanıyordum ve tedavi olmaya karar verdim. Bu rahatsızlıkla ilgili hangi doktora gidebilirim diye çok araştırdım. Yaptığı başarılı ameliyatları duyduğum için Aydın hocama gelmeye karar verdim. Sağolsun çok destek oldu. Aydın hoca çok başarılı bir doktor. Ameliyat olduğunuz hastane de çok önemli. Tüm tetkiklerim yapıldı daha sonra ameliyatımı oldum. Kimsenin bu hastalığı boşuna çekmesine gerek yok. Mutlaka tedavi olunması gereken bir hastalık. Şu an hem çok sağlıklıyım hem de kendimi çok mutlu hissediyorum. Başta Aydın hocama sonra da tüm Tekden Hastanesi’ne teşekkür ederim. Çok güzel ilgilendiler. Artık insülin, hap hiçbirini kullanmıyorum. Çok teşekkür ederim” dedi.
“Hangi hastaya hangi işlemin uygulanacağına yaptığımız geniş tetkikler ve klinik muayene sonucunda karar verilir”
Özel Denizli Tekden hastanesi Genel Cerrahi uzmanlarından Op. Dr. Aydın Keskin, “Metabolik ve obezite cerrahisi olarak bilinen, kişinin obezite durumu ve diyabet durumu ile ilgili farklı ameliyat prosedürleri uygulamaktayız. Bu prosedürlerin bazıları, sleeve gastrektomi (tüp mide ameliyatı) gastrit by-pass, ideal interpozisyon ve transit bipartisyon ameliyatlarıdır. Hangi hastaya hangi işlemin uygulanacağına yaptığımız geniş tetkikler ve klinik muayene sonucunda karar verilir. Morbid obeziteye bağlı diyabet hastalığında sleeve gastrektomi ameliyatı yeterli olabilirken, obezitenin olmadığı ve tip 2 diyabetin ön planda olduğu şeker hastalığında uygulanan ameliyat yöntemi transit bipartisyon yöntemidir. Bu ameliyatlar sonucunda kişi normal kilosuna kavuşarak diyabet ve obezite rahatsızlığı da düzelmiş olur” ifadelerini kullandı.
“Metabolik cerrahi ile kişinin insülin ihtiyacı ortadan kalkmış oluyor”
Metabolik cerrahide ince bağırsağı iki buçuk metre mesafede kesip mideye bağlayarak gıdaların ince bağırsağa daha kısa mesafede geçmesini sağladıklarını belirten Op. Dr. Aydın Keskin, “Kalın bağırsak birleşim yerindeki hormonların uyarılması sonucu tüp mide ameliyatı sonrasında özellikle midenin çıkarttığımız fundus bölgesinde iştah arttırıcı ve insülin direnci oluşturan hormonların çıkarılması sonucunda vücudun kendi insülinini kullanabilir hale getirebilmesini sağlayan bir ameliyat türüdür. Tip 2 diyabet dediğimiz diyabet ameliyatının olabilmesi için vücudun kendi insülininin yeterli olması ve kendi insülinini yapıyor olması lazım. Tip 1 dediğimiz diyabet ise farklı bir hastalık tablosuna bağlı olarak vücut insülin üretmediği için bu diyabet türünde böyle bir ameliyat tekniği kullanılmamaktadır. Diyabetin etkileri Tip1 ve Tip 2 de genel olarak aynı fakat tip 1 diyabette insülin üretimi hiçbir şekilde olmadığı için bu tür diyabette ameliyat söz konusu değil. Tip 2 diyabet vücut kendi insülinini üretiyor fakat kullanamıyor. Biz metabolik cerrahi ile bu duruma müdahale ediyoruz. Yani vücudun kendi insülinini kullanmasına yarayacak işlemleri yapıyoruz. Dolayısıyla tip 2 diyabet hastalarına uyguladığımız işlemlerle dışarıdan insülin alınması veya diyabet ilaçları kullanımı ihtiyacı azalıyor. Pankreasın insülin üretme kapasitesine göre büyük oranda şeker hastalığı tamamen düzelmiş oluyor. Kişinin insülin ihtiyacı tamamen ortadan kalkmış oluyor” şeklinde bilgi verdi.