MUHALEFET NE YAPMAYA ÇALIŞIYOR?
Herkesin sigorta kapsamında olduğu bir ülkede, meydanlarda muhalefet lideri Kılıçdaroğlu önümüzde mahalli seçimler olmasına rağmen; “eğer biz iktidara gelirsek herkesi sigorta kapsamına alacağız” diye avazı çıktıkça bağırıyor. Bunun izahı nasıl yapılır, bilemiyorum…
Ya yönetimine talip olduğu ülkesinin konumundan haberi yok, ya bilerek yalan söylüyor ve dolayısıyla milleti aptal yerine koyuyor, ya aklı idrak etmiyor, ya da yine aklınca politika yaptığını sanıyor…
Umarım Kılıçdaroğlu'nun yakın danışmanları, ülkemizde zaten herkesin sosyal güvencesi var diye kendilerini uyarırlar. Birde önümüzde ki seçimlerin bir mahalli seçim olduğunu, iktidarın değişmeyeceğinin uyarısının da yapılması gerekiyor. Her halde seçimlerin mahiyetinden de haberi yok!
Evet, birde merak ediyoruz; farz edelim ki iktidar oldunuz ( Allah korusun) mazotu nasıl 1,5 TL yapacaksınız? Yoksa petrol kuyusu mu buldunuz da bizden saklıyorsunuz?!
Eğer bir petrol kuyusu bulmadıysanız ki yok öyle bir şey, işte bunun adı milleti aldatmaktır, ya da aptal yerine koymaktır, başka yerden çalarak açığı kapatacağım demektir. Türkiye'nin şuan bence büyük sorunlarından birisi zaten bütçe açığıdır. Kılıçdaroğlu bütçe açığını daha da artıracak vaatlerde bulunuyor, yapılması imkânsız bir şeye bizlerin inanmasını beklemek, iktidarı rüyasında bile görememek anlamına gelir...
Sahi, Chp nasıl iktidar olacak? Bu sorunun tabii ki cevabı, ‘şuana kadar kendisine oy vermeyenlerin de oylarını alarak’ olacaktır. Peki, bu şekilde şimdiye kadar kendisine oy vermeyenlerin oyuna nasıl talip olacak? Bizlerin oyunu nasıl alacak? İşte asıl mesele bu bence…
İzlenilen böylesi içi boş, demokrasi dışı politikalarla, daha doğrusu politikasızlıklarla asla ve kata ülkenin kahır ekseriyetini oluşturan ben ve benim gibi düşünen muhafazakâr kesimin oylarını alamayacağı bir gerçek! Dolaysıyla Chp'nin iktidar olması düşünülemez, bırakın iktidar olmayı, doğru dürüst muhalefet bile olamaz ve zaten görüyoruz olamıyor da... Yazık!
Eski vesayet dönemlerinin bittiğini, demokratik kuralların artık ülkemizde de çalışmaya başladığını, sandık dışı mahfillerden yardım alınarak veya oralara sığınarak iktidar olunamayacağını, hele kasetle, şantajla, dublajla, Pensilvanya ile yalan-dolan ile hiç ama hiç iktidar olunamayacağını yine birleri Kılıçdaroğlu'na hatırlatması gerekiyor.
İktidarın yolu; dürüst olmaktan, halkına güvenmekten, yürütmenin doğru yaptığı projelere destek vermekten, ülkesini sevmekten, kendisinin de bizzat eli ayağı düzgün projeler üretmesinden geçer. Birde yönetimine talip olduğu bu yüce millete ve değerlerine saygı duymasından geçer.
Ey Chp'liler, yolu- yordamı öğrenseniz ve uygulasanız iyi olacak. Hem de o kadar iyi olacak ki hem sizler, hem de ülkemiz topyekün rahat edeceğiz, huzura kavuşacağız. Bıktık sizin demokratik olmayan yöntemlerle iktidar arayışlarınızdan, ülkeyi germenizden, yeter artık! Ülkemizi üzmeye, karıştırmaya kimsenin hakkı yoktur, ayıptır, günahtır!
Hem demokrasinin havariliğini yapacaksınız, hem de demokrasinin “D” sini bile uygulamayacaksınız. Üstüne üstlük milleti hakir görmekten, aşağılamaktan ve hatta koyun bile demekten geri kalmayacaksınız, sonra da kalkıp bu yüce milletten oy bekleyeceksiniz. Oyu alamayınca da çirkefleşeceksiniz, yok öyle bir şey. Herkesi kendiniz gibi sanıyorsunuz galiba! Kendinize gelin, ey Chp’liler…
10.03.2014 // Numan AKKOYUNLU