Ziya Türk


Nedenli Nedensiz Boşanmalar

Nedenli Nedensiz Boşanmalar


              

Yıldırım hızıyla nikah günümüzde yerini yıldırım hızıyla boşanmalara bırakmış durumda. Bir yandan terapi merkezleri hızla artarken diğer yandan araştırmacılar ''evliliğin ömrünü kısaltan faktör neydi, neden hayata tutunamıyor çiftler'' diye araştırma yapa dursunlar biz sorunun kaynağına yani kendimize dönüp öz eleştiri yapalım.    

Ailenin toplumun çekirdeği olduğunu söyler dururuz.halbuki söylediğimiz kadar üzerimize düşen aile sorumluluğunu nekadar verebiliyoruz gençlerimize. Ebeveyenler olarak suç bizlerin mi yoksa hızla gelişen, değişen ve zamanın etkisiyle kendilerine yeni dünyalar yaratan gençlerin mi? Bana sorarsanız hızla değişen zaman değer yargılarına, aileye ve topluma karşı olan sorumluluklarımızı unutturdu bizlere. 

Adetler, gelenek ve göreneklerde olan görücü usulü ile evlenmeler tarihin tozlu raflarına kaldırılırken, karşımıza teknolojinin nimetleri denen sosyal paylaşım sitelerinden, ulusal televizyon kanallarında tanışılıp birkaç gün içerisinde evlenmeler karşımıza çıkıverdi.

İnsanımız kelebek ömrü yaşar gibi evlilik yaşamaya başlar oldu. Nikah salonları senede sadece iki ay çalışırken Aile Mahkemeleri yılın on iki ayı çalışır hale geldi.

Türk filimler'inde gördüğümüz babacan hakimleri çileden çıkardık ve yerlerine ne haliniz varsa görün derecesinde bakan hukukçulara bırakmış olduk. 'Toplum ne der' sözünün yerini ''ehh zaman değişti kimene hayat benim hayatım'' tarzı söylemler alır oldu.

Haberlerde kadınlara olan şiddet olaylarına her geçen gün bir yenisini eklemeye başladık ve bir okadarda sessiz kalanlarını çevremizde görür olduk. Çocuklarımızı dinimizin esaslarına ve kurallarına göre yetiştirmek yerine kendi doğrularımızca yetiştirmek hepimizin işine gelir gibi olmaya başladı. Kendi ellerimizle çocuklarımızı sorumsuzluğa ve pervasız davranmaya ittiğimizi fark edemedik. 

Din alimlerinin ''kişi evlendiği zaman dininin yarısını korumuş olur.'' hadis-i şerifiyle bizlere yol göstermelerine karşılık ''En sevmediğim helal boşanmaktır.demiş peygamber efendimiz'' diye cevap verip işimize geldiğinde islam kurallarına uyar olduk.

Kurallar ve hayatı kendi istediğimiz şekilde yönlendirdiğimiz için gözünün üzerinde kaş var misali incie çekirdeğini doldurmayacak sebeplerle yuvaların yıkılıp ailelerin yitip gitmesini izler hale geldik.

Herbirimiz başka türlü bakıyoruz hayata kimimiz pembe çerçeveyle kimimiz at gözlüğüyle. mühim olan nerden nasıl ne şekilde baktığımız değil asıl olan hakkın doğrusunu yaşamak ve öğretmektir.

Allah bir yastıkta kocatsın temennisiyle Allah 'a emanet olun